Salih Bahtiyar
  Dünyanın En Tehlikeli su Yolu
 


Dünyanın En Tehlikeli Su Yolu İstanbul Boğazı

Boğaz trafiği Formula 1 pistini aratmıyor. Boyları zaman zaman 200 metreyi bulan dev gemilerin İstanbul boğazından geçişi sırasında herkesin yüreği ağzına geliyor.


 

İstanbul boğazından geçen bir geminin 12 kez rota değiştirmesi gerekiyor.

Son Elli yılda 500’e yakın kazanın yaşandığı İstanbul Boğazı’nda önümüzdeki yıllarda taşınacak petrol miktarı 130 milyon tonu geçecek. Giderek artan gemi kazalarına karşı boğazın iki yakasına geçtiğimiz yıl yapılan radar kuleleri gemilerin seyrini kontrol altına almak ve olabilecek kazaları önlemeye çalışsa da, zaman zaman gerek hava şartları, gerekse boğazdan giriş-çıkış yapan gemilerin para ödememek için kılavuz almamaları kazalara neden oluyor.

On dokuz batık var.

Artan petrol taşımacılığı nedeniyle İstanbul Boğazı ve Marmara Denizi’nde içinde tonlarca zararlı yakıt bulunan 22 batık bulunuyor. Günde ortalama 150 geminin geçiş yaptığı boğazlarda, 6-7 bini tehlikeli petrol taşıyan gemiler oluşturuyor. Her dakika tehlike arzeden İstanbul Boğazı alınan tüm önlemlere rağmen Montrö Antlaşması nedeniyle eli kolu bağlı bulunuyor. 1936 yılında günde iki geminin geçtiği boğazlardan şimdi yüzlerce gemi geçiyor.

Kaza noktaları:

Büyük gemilerin Rumelikavağı, Paşabahçe, Emirgan ve Umuryeri’nde kaza yaptığı ve bunların da genellikle kış aylarında gerçekleştiği görülürken, su mavnalarının daha çok Çubuklu’da, gezinti gemilerinin ise Florya’da ve yaz aylarında kazaya karıştığı ortaya çıktı. Sabotaj nedeniyle olan kazaların daha çok Karaköy ve civarında, batma türü kazaların Harem ve Üsküdar açıklarında, çarpışma şeklindekilerin de Kireçburnu ve Yeniköy bölgesinde olduğu saptandı. Ayrıca, aynı dönemde kazaya karışan gemilerin yüzde 70’inin kılavuz kaptan almadığı, en çok kazanın Umuryeri, Bebek-Akıntıburnu-Arnavutköy bölgesi, Yeniköy, Kireçburnu, Tarabya, Karaköy, Haydarpaşa, Üsküdar ve Çubuklu noktalarında meydana geldiği, kış aylarında büyük tonajlı gemilerin gece saatlerinde, yaz aylarında ise yakıt taşıyan ve gezinti amaçlı gemilerin kaza yaptığı belirlendi.

Gemi kazalarının yol açtığı kirliliğin yanı sıra, İstanbul Boğazı ve Marmara Denizi’nden giriş-çıkış yapan yabancı bandıralı gemiler denizlerimizi de kirletiyor. Son yıllarda giderek artan gemi taşımacılığı nedeniyle adeta yol geçen hanına dönen Marmara Denizi ve İstanbul Boğazı yeterli önlemlerin alınamaması yüzünden adeta çöplüğe döndü.

Kirlilik artıyor.

Özellikle yabancı bandıralı gemilerin geliş-geçiş yaptıkları sırada pissu, raspa-boya atığı, yağ sızdırması, kirli balast, katı atık-çöp, petrol gibi atıklarını denizlerimize bırakarak kirlenmesine neden oluyor. Yetkililer, ‘Atıkların deniz canlıları ve kuşların yok olmasına, deniz suyunun oksijeninin tükenmesine ve aşırı kirliliğe neden olduğunu belirterek, ‘Diğer ülkelerde limanlara yanaşan gemiler sintine atığını yüksek ücret karşılığı boşaltıyorlar. Gemilere ise sıkı denetim ve 50 bin dolar gibi ağır para cezaları uygulanıyor’ dediler. Bizde denizi kirleten her gemiye 30 milyar ceza kesiliyor.

İstanbul’da, Boğaz ve Marmara Denizi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ekipleri, Sahil Güvenlik, Deniz Polisi , Liman Başkanlığı gibi kurumlar kendi imkanları ile denetim yapmalarına rağmen, yeterli ekipman ve önlem alınamaması üzerine gemilerin denizlerimizi kirletmeye devam etmesi sürüyor. Halen Marmara ve İstanbul Boğazı, Çevre Koruma ekipleri tarafından 24 saat 3 vardiya ve 2 hız teknesi ile sürekli denetleniyor. Denetimlere zaman zaman Kuzey Deniz Saha Komutanlığı’na bağlı Sahil Güvenlik Botları da katılıyor.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Geliştirme Daire Başkanlığı her yıl yerli-yabancı bir çok gemiye trilyonlarca para ceza kesiyor. İstanbul Boğazı ve Marmara Denizini kirleten gemilerin arasında Malta, Rusya, Romanya, İspanya, Yunanistan, Norveç, Bulgaristan, Singapur ve Kamboçya gibi ülkelerden değişik yük taşıyan gemiler olması dikkat çekiyor.

Gemiler daha çok pissu, raspa/boya atığı, yağ sızdırması, kirli balast, katı atık/çöp ve petrol atığı gibi kirlilik içeren maddeleri denizlerimize bırakıyor. Gemilerin, atıklarını ceza ödememek için daha çok gece yarısı geçerken bıraktıkları ortayı çıktı. Kesilen cezaların toplam miktarının yüzde 20’si Belediyeye, yüzde 80’i ise Çevre Bakanlığı’na gönderiliyor.

Rakamlarla trafik:

İstanbul Boğazı’nda bölgesel deniz trafik hareketi 2500 civarında.

2 milyondan fazla insan iki yaka arasında taşınıyor.

50 yolcu , 23 araba vapuru var.

Yılda 70 milyon yolcu taşınıyor.

6 milyon araç, 48 iskele arasında günde 1200 seferde taşınıyor.

İstanbul Boğazı’ndan gemilerin günlük geçiş ortalaması ise 150 civarında. Çanakkale Boğazı’ndan ise yaklaşık 111 gemi geçiyor.

İstanbul Boğazı 31 kilometre.

Boğazlardan geçen her 2.653 gemide 1 kaza olasılığı hesaplanıyor.

İki kıyı arasa ortalama genişliği 1.500 metre.

En dar bölgesi 700 metre.

12 keskin dönüş noktası bulunuyor.

Dört noktada 45 derece, bir noktada 80 derecelik açı bulunuyor.

En tehlikeli bölgeler Saraybunru, Kızkulesi, Umuryeri, Yeniköy, Büyükliman, Salacak, Kandilli ve Arnavutköy Burnu. Ortalama harita su derinliği 35metre.

Boğazın en dar yeri Rumelihisarı- Anadoluhisarı, Akıntıburnu - Vaniköy arası.

Güvenlik için üç yüz uzman çalışıyor.

İstanbul Boğazı’nda 37 fener, 11 adet ışıklı şamandıra, 5 adet işaret şamandırası var. Boğazın Güvenliği için 7 ayrı noktada 300 uzman personel 24 saat görev başında bulunuyor. Bu güvenlik ağına çeşitli araç-gereçlerle takviye ediliyor. Bu önlemlere ek olarak geçen yıl Boğzın iki yakasına karşılıklı 8 adet radar kulesi yerleştirildi. Bu radarlar, eskiye oranla gemilerin daha güvenli geçiş yapmalarını ve denizlerimizde olası bir kazayı en aza indirmeyi hedefliyor.

Kaynak: STAR Gazetesi



 
 
 
  Spor Spor